Modern insan, hayatında hiç olmadığı kadar çok yol ayrımıyla karşı karşıyadır. Bir yanda aklın ve mantığın sesi, diğer yanda kalbin ve ruhun fısıltıları; bir yanda dünyanın baş döndüren temposu, diğer yanda maneviyatın dinginliğe çağrısı… İşte bu iki yaka arasında gidip gelen bizler için, bazen sağlam bir köprüye ihtiyaç duyarız.
Mehmet Yıldız kitapları tam da bu ihtiyaca cevap veren, günümüz insanının aklı ile kalbi, dünyası ile maneviyatı arasında güçlü köprüler inşa eden bir külliyat olarak öne çıkıyor.
Mehmet Yıldız’ın eserlerinin en belirgin özelliklerinden biri, imanın en temel konularını hem aklı hem de kalbi tatmin edecek bir dengede sunmasıdır.
O okuruna sadece “inan” demez; neden inanması gerektiğini, bu inancın hayatında nasıl bir karşılık bulacağını da mantıksal ve yaşamsal örneklerle açıklar.
Şüphelerin, sorgulamaların ve modern zamanın getirdiği kafa karışıklıklarının farkındadır. Bu nedenle, eserleri didaktik bir üsluptan ziyade, sorulara birlikte cevap arayan, anlayan ve anlatan bir dostun sohbeti gibidir.
Bu yaklaşım, aklın kapılarını araladıktan sonra, samimi ve dokunaklı diliyle doğrudan kalbe hitap eder.
Mantığın kabul ettiği bir hakikatin, kalp tarafından da hissedilip sevilmesini sağlar. Böylece inanç, sadece zihinsel bir kabulden ibaret kalmaz, ruhun derinliklerine işleyen, yaşayan ve hayat veren bir tecrübeye dönüşür.
Tarih özellikle de İslam tarihi ve Sahabe hayatları, bazen günümüz insanına uzak ve masalsı gelebilir. Mehmet Yıldız Halife Hayatları Serisi gibi eserleriyle, asırlar öncesinde kalmış bu kutlu hayatlar ile bugünün modern insanı arasında sağlam bir köprü kurar.
O tarihi sadece kronolojik bir olaylar dizisi olarak anlatmaz. Aksine, o büyük insanların karşılaştığı zorlukları, verdiği kararları, ahlaki duruşlarını ve insani zaaflarını bugünün diliyle yorumlar.
Hz. Ebubekir’in sadakatini, Hz. Ömer’in adaletini veya Hz. Ali’nin ilmini anlatırken, aslında bize yöneticilikten dostluğa, ilim arayışından adil olmaya kadar günümüz hayatına dair evrensel dersler sunar.
Bu sayede okur geçmişin o parlak yıldızlarının ışığının bugün de yolunu aydınlatabileceğini fark eder.
Hayat, iniş ve çıkışlarla doludur.
Aşk acıları, kayıplar, umutsuzluklar ve gelecek kaygıları… Mehmet Yıldız kitapları, ruhun bu çalkantılı zamanlarında en çok ihtiyaç duyulan köprüyü inşa eder: Sıkıntıdan huzura geçiş köprüsünü. “Aşk Neden Can Yakar” gibi eserlerde kalp kırıklıklarının aslında birer manevi arınma olduğunu anlatırken, “Benden Vazgeçme Ya Rab!” gibi kitaplarda en karanlık anda bile ilahi rahmetten umut kesilmemesi gerektiğini hatırlatır.
Onun kelimeleri, sabrı bir dayanak, duayı bir sığınak ve teslimiyeti nihai bir liman olarak gösterir. Okur, bu eserlerin sayfalarında ilerlerken, geçtiği zorlu vadinin aslında onu daha ferah bir ovaya çıkaran bir yol olduğunu anlar. Bu kitaplar, acının içindeyken ona bir anlam verme, o anlamla birlikte de acıyı aşma gücü verir.
Mehmet Yıldız kitapları külliyatı, sadece okunacak metinler değil, hayatın farklı kavşaklarında başvurulacak güvenilir birer rehber niteliğindedir.
Hangi vadiden geçiyor olursanız olun, hangi iki yaka arasında kalmış hissederseniz hissedin, bu eserlerin içinde size uzanan bir köprü mutlaka vardır.